15 Eylül 2013 Pazar

Okullar Açılıyor...

17 milyon öğrenci ve 800 bin öğretmenin ders başı yapacağı yeni eğitim-öğretim yılı yarın yeniliklerle başlıyor

2013-2014 eğitim-öğretim yılı, yarın başlıyor. Yaklaşık 17 milyon öğrenci ve 800 bin öğretmen 3 aylık tatil sonrasında ders başı yapacak. Etimesgut Cahit Zarifoğlu İlkokulunda, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın katılacağı törenle başlayacak olan yeni eğitim yılında öğrencileri, ortaöğretime geçişte yeni sistem, ortaöğretim kurumlarının mevzuatında yapılan düzenleme, kılık kıyafet uygulaması gibi birçok yenilik bekliyor. Bu yıl ilk kez açılış töreni sonrasında Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Güvenliği Platformunca öğrenci servis kuralları temsili gösterilecek. Öğrenci ve velilere yönelik emniyet kemeri simülatörü uygulaması yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) açıkladığı ortaöğretime yeni geçiş sistemiyle, bu yıl 8'inci sınıfta olacak öğrenciler, sınavla öğrenci alan liselere yerleşebilmek için 6 temel dersten iki dönemde Bakanlıkça yapılacak sınavlara girecek. Ortaöğretime yerleştirmede esas olan puan, öğrencinin 6, 7 ve 8'inci sınıf yıl sonu başarı puanlarının aritmetik ortalamasının yüzde 30'u ile 8'inci sınıf ağırlıklandırılmış merkezi sınav puanının yüzde 70'inin toplamı alınarak hesaplanacak. Velilerin çoğunluk kararına göre okul forması tercih edilebilecek. Özürsüz devamsızlık 10 günle, özürlü özürsüz toplam devamsızlık ise 45 günle sınırlandırılırken, başarı puanı 45'ten 50 puana yükseltildi, iki dönem puanının aritmetik ortalaması en az 50 veya ikinci dönem puanı en az 70 olan öğrencilerin başarılı sayılması kabul edildi. 

Erdoğan'dan mektup
MEB, ilköğretim, ortaöğretim, açıköğretim, görme engelli ortaöğretim ile görme, zihinsel işitsel engelli ilköğretimdeki 16 milyon 212 bin 960 öğrenciye, 199 milyon 198 bin 960 ders kitabını ücretsiz dağıtacak. Poşetler içinde dağıtılacak ders kitaplarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın da mesajları yer alacak. Başbakan Erdoğan, mesajında bilgi çağında bulunulduğu hatırlatmasını yaparak FATİH projesiyle gençlere dünya ölçeğinde ayrıcalık kazandırılacağını belirtecek. "Sizler Türkiye'nin çocuklarısınız" diye seslenen Erdoğan, gençlerin çağın gerektirdiği beceriler kadan milli ve manevi değerleri, sevgi, saygı ve hoşgörüyü kazanmaları temennisinde bulunacak. 

VELİLER KAHVALTI BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Samsun Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Pınar Sökülmez, kahvaltının çocuklar için çok önemli bir öğün olduğunu vurgulayarak, "Bütün gece aç kalan vücudun çalışma gücüne alışması için kahvaltıya ihtiyaç vardır" dedi.
Sökülmez, özellikle 5 ile 12 yaş arasının büyüme ve gelişimin en hızlı yaşandığı dönem olduğunu belirterek, bu dönemde sağlıklı beslenme adına yapılacak tüm doğruların çocuğun sağlığını koruyacağını, geliştirici önlemlerin ise çocuğun tüm yaşamı boyunca etkili olacağını anlattı.
Okul çağında öğrencilerin bedensel ve zihinsel gelişimlerini en iyi şekilde tamamlamalarına ve ilerki yaşlarda sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmalarına destek olunması gerektiğine dikkati çeken Sökülmez, şöyle devam etti:

OKUL BAŞARISI KADAR ÖNEMLİ
"Aileler çocuklarının yalnızca okul başarılarıyla değil, onların büyüme ve gelişmelerini izleme ve sağlıklı beslenme davranışları geliştirmeleriyle de yakından ilgilenmeli ve kendi beslenme alışkanlıkları ile örnek olmalıdır. Öğrencilere temel beslenme bilgilerinin verilmesi önemlidir. Öğrenilen bilgilerin davranışa dönüştürülmesi, yanlış beslenme alışkanlıklarına zamanında müdahale edilmesi ve beslenme davranışları ile örnek olma konusunda, velilerin yanı sıra, öğretmenlere de önemli sorumluluklar düşmektedir."

Okul çocuklarının önemli bölümünün kahvaltı yapmadan okula gittiklerini dile getiren Sökülmez, kahvaltının çocuğun günlük aktivitesini doğrudan etkilediğini vurguladı.

Çocukların kahvaltı yapmasında ailelere büyük görev düştüğüne değinen Sökülmez, şunları söyledi:

"Okul çağı, çocuğun toplum yaşamına ilk kez bilinçli olarak girdiği dönemdir. Bu nedenle okul çağında kahvaltı önemlidir. Bütün gece aç kalan vücudun çalışma gücüne alışması için kahvaltıya ihtiyaç vardır. Uzun süren bir açlık sonucu kahvaltı edilmediğinde çocuk kendini güçsüz hisseder, başı döner. Yeterli enerji oluşmadığı için zihinsel faaliyetlerde özellikle dikkat, çalışma ve öğrenme yeteneği azalarak başarı düşer. Bu nedenle çocuğun yeterli ve dengeli beslenebilmesi için ailenin ve okul yönetimindeki kişilerin beslenme konusunda eğitilmeleri önemlidir."

Sökülmez, çocukların kahvaltı yapamama nedenlerinin başında, sabah geç kalkma yüzünden okula yetişememe korkusuyla zaman bulamama, yemek yeme isteği duymama ve bu öğünü önemsememenin geldiğini belirtti.

Okuldaki çocuklar için kahvaltı ile öğle yemeği arasındaki sürenin uzun olduğunu anlatan Sökülmez, "Açlık durumunda beyne enerji sağlayan kan şekeri en alt düzeye inmiştir. Kan şekerinin yeterli düzeyde olmasının özellikle okul çağı çocuklarında öğrenme ve anımsamayı içine alan birçok beyin ve davranış işlevlerini düzenlediğini göstermiştir. Kahvaltı, öğrenme açısından son derece önemlidir” diye konuştu.

Çocukların beslenmesinde en büyük görevin annelere düştüğünü kaydeden Sökülmez, çocuklara hazırlanan beslenme çantalarına peynir, yumurta, taze sebze ve meyve gibi besinler ile süt, ayran, taze sıkılmış meyve suyu konulması gerektiğini ifade etti.

Pazarlık Usulüyle Okul Servisi

"SERVİSLERDE KAVGA DÖVÜŞE HAZIR OLUN"

Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkan vekili Nurullah DAL: Herkes kavga dövüşe hazırlıklı olsun. 10 yıl önce de aynı sistem uygulanıyordu. Çocukların gözü önünde silahlı-bıçaklı kavgalar yaşandı. Yeni düzenleme okullardan yetkiyi tamamen alıyor. Yalnızca bir aracı olan esnaf trafikten yol belgesi alırsa diğer standartlar hariç öğrenci taşıyabilir. Servisçi yol belgesi alırsa, okul müdürü servisçiyi beğenmese bile veliyle anlaştığı için taşıyabilir. Ulaştırma Bakanlığı’nın Okul Servisleri Yönetmeliği’ne göre servisçinin okuldan belge alması gerekiyor. UKOME’nin yeni aldığı kararla bu by-pass edilecek. İstanbul’da her yıl taşınan 400 bini aşkın öğrencinin velisi ile servisçiler karşı karşıya bırakılıyor. Çocuklar için ciddi güvenlik riski ortaya çıkacak.

"YOKSUL ÖĞRENCİLER SERVİSÇİLERİN İNSAFINA TERK EDİLMEMELİ"

Anadolu Eğitim-Sen Genel Başkanı Cansel GÜVEN: Acımasız ticari rekabet çarkları içinde öğrenciler ve veliler de bir araç olarak görülüyor. İstanbul’da, okullar servis firmaları bazında fiyatlar belirlenirken müşterinin gelir seviyesi göz önünde bulundurulacaktır. Fiyatlar semtine göre bile değişecektir. Özellikle Anadolu liselerine geçiş nedeniyle on binlerce öğrenci sınavı kazanamadığı için semti dışında okullara gitmek zorunda kalacak. Rant büyüyecek. Ulaşım giderlerinin yüksekliği yüzünden eğitimini sürdüremeyecek öğrenciler olacaktır. Yoksul öğrenciler servisçilerin insafına terk edilmemeli.

"DENETİMSİZ SERVİSLERİ KİM KONTROL EDECEK?"

Özel Atacan Koleji Yusuf TAVUKÇUOĞLU: Servisler sadece öğrencileri evinden alıp okula getirip götüren araçlar değildir. Şimdi sürekli küfreden bir sürücüye kim dur diyecek? Okul devre dışı kalmıştır. Çocuklara okulda verdiğimiz eğitim, daha okulun kapısında üstelik de okulun parçası gibi algılanan okul servisinde sekteye uğrayacaktır. Veliler arasında da aynı zamanda ekonomik olarak denetimsiz bir servis hizmeti alma sorunu ortaya çıkacaktır. Sıkıntıya düşen veli okula koşacak ama bizim yetkimiz olmayacak. Bizleri pasifize etmeye çalışırken aslında velinin pazarlık şansı ve okula çocuğunu güvenle gönderme şansı elinden alınıyor.

"BAĞIMLI, TACİZCİ SERVİSÇİ RAPORU UNUTULMAMALI"

Özel Doğan Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Cem GÜLAN: Veliler artık bana, ‘Servis geç geldi. Geç gitti. Kapımdan almıyor. Hızlı gitti. Öğrencinin yanında uygunsuz davrandı’ diyemeyecek. UKOME’nin bu düzenlemesi tüm sorumluluğu servisle anlaşan veliye bırakıyor. Sadece 2 yıl önce yapılan bir incelemede uyuşturucu bağımlısı, cinsel tacizci çok sayıda sürücünün okullarda servisçi olarak görev yaptığı tespit edilmişti. Servislerin güvenlik dahil sürücünün adli sabıkasına kadar her türlü kontrolü yapma yetkisi okuldan çıkıyor.

"KOORDİNASYONU KİM SAĞLAYACAK BELLİ DEĞİL"

İTO Yönetim Kurulu Üyesi ve Servisçiler Birliği Başkanı Hakan ORDUHAN: BU uygulama yeni değil ancak dikkat edilmesi gereken okul aile birliklerinin ve taşıma şirketlerinin bu sistemin dışına itilmesidir. Servis firmaları ile okulların yaptığı pazarlıkları artık veliler bireysel olarak yapabilecek. 13 yıl önce Erenköy’de, servisçiler arasında çıkan kavgada bir servisin sürücüsü 4 kişiyi öldürüp 3 kişiyi yaralamıştı. Bu örnek şu anda getirilen sistemin sonucudur. Bu koordinasyonu şimdi kim sağlayacak belli değildir. Şu anda sistem sahipsiz kaldı.

"ABARTILMIŞ SERVİS ÜCRETLERİ BİTECEK"

İstanbul Umum Servis Aracı İşletmeleri Esnaf Odası Yönetim Kurulu Üyesi Cafer OĞUZCANOĞLU: VELİ ile taşıyıcı arasında geçmişte de bir sorun yoktu. Bundan sonra da sorun yaşanmayacak. UKOME pazarlıkla ilgili kararı yeni aldı ama biz zaten bu pazarlığı yapıp veliyle uyumiçinde çalışıyorduk. Bizimesnafımızın çalıştığı okullarda bir başıboşluk çıkacağını düşünmüyorum. Ancak özel okullardaki tarife dışı daha yüksek fiyatlardan dolayı sorun yaşanabilir. Veli ile servisçi doğrudan görüşeceği için veliye de yük olan abartılmış servis ücretleri tamamen ortadan kalkacaktır.

"250 LİRALIK SERVİS 100 LİRAYA DÜŞECEK"

Eğitim-Bir-Sen İstanbul Şube Başkanı Emrullah AYDIN: İSTANBUL’da okul servislerinin fiyatlarını UKOME’nin belirlemesini yanlış bulmakla birlikte bunu pazarlığa açmasını destekliyorum. Yeni düzenleme veli ile öğrenci lehine pozitif sonuçlar getirecek. En yakın mesafe için UKOME 250 TL ücret açıklarken, pazarlıkla birlikte bu fiyat 100 TL’ye kadar inecek. Bir servisin en fazla 18 öğrenci kapasitesi var. Veliler yakın mesafe olduğunda sayının aşılmasına itiraz etmiyordu. Şimdi ise veliler çocuklarının oturarak gidip gelmesi konusunda da, fiyat konusunda da pazarlık yapacaktır. Yeni sistemi olumlu buluyorum.

Okul servislerine Yeni Kurallar

Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığı, okulların açılmasına kısa süre kala, okul servisi sürücülerine uyulması gereken kurallar hakkında eğitim verdi.

Emniyet yetkilileri şu uyarıları yaptı:
Servis sürücüleri her gün sakal tıraşı olacak, kişisel bakımlarına dikkat edecek, temiz ve ütülü elbiseler giyecek. Sürücüler, öğrencinin kendisini, ailesini, arkadaşlarını, tuttuğu takımı ve benzeri değerleriyle ilgili hiçbir koşulda olumsuz şeyler konuşmayacak. Servis sürücüleri, araç içinde veya dışında kesinlikle sigara içmeyecek, tespih ve zincir gibi nesneler kullanmayacak.Okul servislerine, taşınması zorunlu olan öğrencilerden başka kimse alınmayacak.

5 Eylül 2013 Perşembe

SBS Seviye Belirleme Sınavı'nın Yeni Düzeni

SBS'nin yerine uygulanacak yeni sistem açıklandı. Bu yıl 8. sınıf öğrencileri, 6 temel dersten toplam 12 merkezî sınava girecek. İki günde yapılacak sınavlarda yanlış cevaplar, doğruları götürmeyecek.

Önümüzdeki sene 6. ve 7. sınıflar da yeni sisteme dahil edilecek. Liselere yerleştirmede sınav ortalamalarının yüzde 70'i, okul başarı puanı ortalamasının yüzde 30'u dikkate alınacak.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, bu yıl son kez yapılan Seviye Belirleme Sınavı'nın (SBS) ardından merakla beklenen yeni sistemi açıkladı. ‘Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş' adı verilen yeni sistemle 8. sınıf öğrencileri bir dönemde 6 olmak üzere yılda 12 merkezi sınava girecek. Sınavlar fen ve teknoloji, matematik, Türkçe, yabancı dil, din kültürü ve ahlak bilgisi, inkılap tarihi ve Atatürkçülük derslerinden yapılacak. İki yazılısı olan derslerden ilki, 3 yazılısı olanlardan da ikincisi merkezî sistemle düzenlenecek.

Sınavlar iki günde yapılacak ve o günlerde ders işlenmeyecek. Sorular çoktan seçmeli (4 seçenekli) olacak. Yanlışlar, doğru cevapları götürmeyecek. Öğrenciler merkezî sınavlara kendi okullarında girerken öğretmenler farklı bir okulda görevlendirilecek. Hayati sebeplerle sınava katılamayanlara bir hak daha verilecek. Bu yıl 8. sınıflara uygulanması planlanan merkezî sınav sistemine önümüzdeki sene 6. ve 7. sınıflar da dahil edilecek. Liselere yerleştirmede 6, 7 ve 8'inci sınıfların başarı puanlarının ortalamasının yüzde 30'u alınacak. Yıl içinde yapılan merkezî sınav ortalamalarının da yüzde 70'i kullanılacak. İleriki dönemde sınavların, açık uçlu soruları da içermesi hedefleniyor. Bakan Avcı, yeni sınav getirmediklerini, sene içindeki mevcut yazılı sınavlardan her dönemde birer tanesini daha kontrollü yapacaklarını söyledi.

Seviye Belirleme Sınavı'nın (SBS) yerine gelecek sistem aylardır merak konusuydu. Eğitimcilerin tartıştığı ve çalıştaylar düzenleyerek çözüm önerileri sunduğu sistem dün Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın yaptığı açıklamalarla netlik kazandı. ‘Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş' adı verilen yeni sistemle öğrenciler birinci ve ikinci dönem olmak üzere yıl içinde toplam 12 sınava katılacak. Öğrenciler, sınavlara olağanüstü haller dışında kendi okullarında girecek. Sınavda hazır bulunacak öğretmenler, kendi okullarından farklı bir yerde görev yapacak. Sistem, özel okulları da kapsayacak. Bu yıl 8. sınıflara uygulanacak olan modele önümüzdeki sene 6 ve 7. sınıflar da dahil edilecek.

Yeni sistem üzerinde yıllardır çalıştıklarını belirten Bakan Nabi Avcı, hedeflerini şöyle sıraladı: “Okul ve sınıftaki kazanımları ön plana çıkarmayı istiyoruz. Test yerine açık uçlu sınavlar yapacağız. Fatih projesi kapsamından öğrencilere dağıtılan tabletlerden yararlanmayı planlıyoruz. Uzun vadede ise öğrencilerin ortaöğretim kurumlarına yerleşmede sadece eğitim-öğretim süreci değil sosyal, sanatsal ve sportif etkinliklerinin de değerlendirildiği bir çalışmayı hayata geçiriyoruz.”

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın paylaştığı bilgilere göre yeni ortaöğretime geçiş modeliyle öğrenci, öğretmen ve okul ilişkisi daha da güçlenecek. Öğrencinin, okula devam sorunu ortadan kaldırılacak. Eğitim sürecinde öğretmenlerin ve okulun rolü daha etkin hale getirilecek. Ülke çapında müfredatın eşzamanlı uygulanması sağlanacak. Sınav kaygısı, sürece yayılarak azaltılacak. Öğretmenin meslekî performansı artırılacak. Okul dışı eğitim kurumlarına yönelik ihtiyaç azaltılacak.

Yeni sistem, öğretmen açığı, müfredat uyuşmazlığı, Doğu-Batı farklılığı gibi konulardaki soru işaretlerini de akıllara getirdi. Bakan Nabi Avcı, gazetecilerin sorularına şu cevabı verdi: “Özellikle bazı illerde özel takviye yöntemleri geliştiriyoruz. Çocukların aynı koşullarda yetişmesi için çalışıyoruz. Öğretmen branş atamalarını planlarken bu derslerin öğretmenlerini eksik bırakmayacağız. Bu derslerin öğretmenlerinin eksik olduğu illere öncelik veriyoruz. Branş ve il dağılımını, yeni uygulamayı gözeterek yapmaya çalışıyoruz.”

Okullar arasındaki eğitim farkının doğal olduğunu belirten Avcı, “Bütün okulların aynı seviyede olması mümkün değil. Farklılıkları gideremiyoruz. Asıl olan öğretmendir. Her okulda özverili, idealist, başarılı öğretmenlerimiz vardır. Önemli olan özverili çalışmaktır.” dedi. Bakan Avcı'ya Anadolu liselerindeki 61 bin boş kontenjan da soruldu. Milli Eğitim Bakanı, kontenjanlar dolana kadar sistemin açık kalacağını söyledi.

Toplantıda Galatasaray, Kabataş gibi çok tercih edilen liselerle özel okulların nasıl öğrenci alacağı da gündeme geldi. Konuyla ilgili açıklamayı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük yaptı. Küçük şu bilgileri verdi: “Özel okullar, son 5 yıldır SBS'ye göre öğrenci alıyor. Fakat bakanlığın yaptığı 500'lü puanlama sistemi yerine başka bir puanlama kullanıyorlar. Bundan sonra da böyle olması planlanıyor. Ek bir sınav hakkı verilmeyecek. Bakanlığın yaptığı sınav sonucunda öğrenci almak isterlerse buna imkân tanınacak.”

SINAVLAR, LİSEYE YERLEŞTİRMEDE YÜZDE 70 ETKİLİ

Yeni modelle ilgili en çok merak edilen konulardan biri de liseye yerleştirme puanlarının nasıl hesaplanacağı. Nabi Avcı'nın açıklamalarına göre öğrencinin 6, 7 ve 8. sınıf yıl sonu başarı puanlarının ortalamasının yüzde 30'u ile 8. sınıfta yapılan merkezî sınav puanının yüzde 70'inin toplamı, yerleştirmeye esas kabul edilecek. Başarı puanı, tüm derslerin yıl sonu puanlarının o dersin haftalık ders saati sayısı ile çarpımının o sınıfa ait haftalık ders saati toplamına bölümünden elde edilecek.
Merkezî sınav puanı da öğrencinin altı dersten girdiği sınavların ağırlık katsayılarına göre hesaplanacak. Yerleştirmeye esas puan, öğrencinin bir sonraki eğitim kademesinde devam edeceği okulun belirlenmesinde kullanılacak. Öğrencilerin yaptıkları okul tercihleri puan esasına göre değerlendirilecek ve yerleştirmeler merkezî olarak elektronik ortamda gerçekleştirilecek. Liseye yerleştirmede kullanılacak puanların eşit olması durumunda şu öncelik sıralaması takip edilecek: Tercih önceliği, sırasıyla 8, 7 ve 6. sınıflardaki yıl sonu başarı puanı, okula özürsüz devamsızlık oranı.